B
harfi bok gibi bi harf olduğunu düşünüyor.
B harfinin bok gibi olduğunu kimse kanıtlayamaz.
Kaç kere fotoğrafını çektiler, pek de boka benzemedi.
Tüm fotoğraflarında gördüğünü bir tek o biliyor.
Anlat anlatabilirsen ,ona de ki bok değilsin.
ilk direnir sonra öylesine ikna olmuş gibi yapar, evine döner yatağına girmeden önce bilir yine ne oldugunu.boktur.
Neyse başka şeyler de var; yalnız seyahat etmeyi çok seviyor.
Seyahat ayrı.Seyahatte yalnız, ama çevresi değişiyor.
iyi bu.
yalnızlığı ne kadar sevdiği konusunda hala emin değil
sürekli değişiyor o konuda fikri.
en sevdiği yemek dolma.biber dolması. sıcak ve etsiz.
üstü de domatesli.yeşil ile kırmızının uyumu onu mutlu ediyor.
Domatesi alınca altında gördüğü prinç de öyle.Biberini yemez.
zarın damağındaki hissinden hoşlanmıyor.
Bi tane dolma yer her seferinde.2 sayısını sevmiyor.nedenini bilmiyor.
bazı şeylerin nedenini hiç bilmiyor.düşündüğünde bulamıyor.
düşünmeyi ve bulamamayı seviyor.
hatta tutku duyduğu şeyler genelde düşünüp bulamadıkları.
bi keresinde hayvanat bahçesine gitti.çünkü hayatında hiç bir kaplan görmemişti.
ve bir kaplanın resimlerde ya da fotoğraflarda gördüğünden farklı olduğunu düşünüyor.görmesi gerek.
kocaelinde bi hayvanat bahçesi var dediler.orda kaplan da varmış.
atladı gitti istanbuldan oraya.bilet aldı.kapıdan hızlıca girdi .
kaplanı görene kadar başka hayvanlara bakmama oyunu oynadı.
aşırı zor bi oyun.
yolda gördüğü görevlilere kaplan nerde dedi.
onlar parmaklarıyla şurda dediğinde sadece parmağın işaret ettiği yöne baktı.
görmeyi istemediği şeyleri görmemeyi başarabiliyordu.
neyse kokusundan mı bilmiyordu ama kafesin önüne geldiğinde kaplan kafesi olduguna emindi.
gördü.beş dakika sonra içinde bi yerde bi sıkışma hissetti kaplanı izlerken.
sıkıştııı sıkıştıııı nefes alamadı.soğukkanlı biri.
panik olmadı.ama geçmek de bilmedi bu his.
noldu biliyo musunuz ?
B patladı.
çizgisine birleşen çember çıktı.
yuvarlandıııı yuvarlandıı orda bulunan bi süs havuzuna düştü.
b onu izledi gözleriyle.
onu o yapan o çemberin onu bir çizgiye dönüştürüşünü izledi.
çubuk gibi kaldı.kendine dışardan baktıgında bir çizgi olarak görünüyordu ve ben b yim dese gülerlerdi.
çembersiz b olmaz. b yi b yapan o çemberdir.
Neyse çok takmaz nasıl göründüğüne okey.ne derlerse desinler.bir şey farketti.
nefes alıyordu artık.çok iyi nefes alıyordu.
aşırı iyi bi nefes.şey gibi düşün:dünyada hiiiiç bi insan yok gibi.
ağaçlar bitki örtüsü hayvanlar ve su varmış gibi bi nefes.
kaliteli bi nefes.kokusuz bi nefes…
B nin kokusuz nefesleri oldu bi süre.
bi süre o kaplan kafesinin önünde tadına doyamadığı nefesler aldı.
uzandı.göğe baktı.nefes aldı.
vermediği nefesler.sadece aldığı nefesler.o anı anlatamaz.o anı yaşayan bilir..
Bu veremediği nefesler onda bağımlılık yaptı gibi hissediyordu.bi parçası hayvanat bahçesindeki süs bi havuza düşen hiç kimse sakin kalamazdı.
o bırak kalamamayı aşırı keyifliydi.aklına deli fikirler geldi.
eve hiç dönmemek gibi. yeniden başlamak gibiydi bu.kaplana baktı.
kaplan uyuyordu.ne gördüyse bunca zaman kaplanı tasvir eden, kaplan aynısıydı.
bazı şeylerin tasvirleri gözün gördüğüyle tamamen aynı.Bu bok gibi bişey.
b normalde buna üzülür, sinirlenir.
tasviri lanet bulur o.
"bırakın bana kalsın neden bişeyi görme hakkımı elimden alıp bana ön bilgi veriyorsunuz" diye geçirir içinden.
ama o an üzülmedi çünkü artık onu yiyosa tasvir etsinler bakalım.
Nah ederler afedersiniz.
kendini biliyor artık: çemberi yok.
bunca b diyenler sanacak ki çemberli.
sanadursunlar.kendi gözleriyle gördü; çemberi artık havuzda .
kim bilir kimlerin ağzına gircek ya da belki pörsücek suda öylece.
neyse. bağırdı göğe bakıp,
dedi ki:
ulan ben b yim hepiniz için aynıyım.b yazar biri siz de b okursunuz.anca okuyun siz.
nefes aldım ben nefes.
alıp da vermedim sizin gibi!
bok gibi hikaye bu.b harfi artık bok gibi değil.ben yazdım da yani gördüğüm kadar işte.tanıklık ettiğim kadar b ye…