yalnız yaşayan bir A harfi.
bacaklarını açarsa ortasındaki çizgi
düşecek diye çok korkuyordu.
en büyük korkusu buydu.
çünkü henüz daha küçük bir a harfi iken
büyümenin en büyük göstergesinin ortasından geçecek çizgi olduğu söylenmişti.
O yüzden A, hep ayaklarını aynı açıklıkta tutmalıydı.
İnsanlar için adım atmak gibi değildi onun adımları, o aynı anda hareket ettiriyordu iki bacağını da.
zıplamak gibi düşünün.
merdiven çıkarken de zıp zıp hep.
Hayatta istediği her şeyi istediği şekilde yapmakta özgür olan A,
sadece bacaklarını sabit tutsa yeterdi.
Çok şükür başka hiiiç bir sıkıntısı yoktu bedeniyle.
E gerçi buna da sıkıntı denemezdi.
Mesela bir arkadaşı sürekli belini egri tutmak zorundaydı.
O hoo daha neler vardı.
A zaten alıştı buna.
Büyümek demek bazı sorumluluklar demek.
Neyse, hepimizin bildiği şeyler.
A nın hikayesi nerde başladı biliyor musunuz.
A aşık oldu...
Bilen bilir; aşık olunca bacaklarını asla aynı açıklıkta tutamazsın!
Yani tutarsın da, çok zor.
Ama işte A nereden bilsin bunun bu kadar zor olacağını.
oluverdi.
Aşk öyle ay dur ben aşık olursam bacaklarımın arasındaki çizgiye ne olur
diyebileceğin bir şey değil ki.
Bi bakmışsın bacakların ayrılıvermiş.
Nerden mi anladı aşık olduğunu?
E çünkü titredi.Bacakları titredi A nın.
Hiç olmazdı.
Bir gün kaldırımda oturup insan sayma oyunu oynarken hem de.
İnsanın teki hapşurdu.
Ağzından yere düşen harfleri hayatında hiç görmemişti.
Yani insanlar arada gülerken de ağzından harfler düşerdi de
hiç böylesine etkileyici bir M görmemişti A..
Tanrım o ne bacaklar.Tanrım o nasıl bir orta dikme.
O nasıl açıklık.Of....
A resmen büyülendi.
Aşk ı bazı arkadaşlarından duymuştu da yaşamak da başkaymış.